“Hâlâ dökülen kanları görüyor, hâlâ yalvaran o zavallı sesini işitiyorum. ‘Acı bana… Bırak beni!’ diye haykırıyordu. Bana inanınız, ona fenalık etmek, ona eziyet etmek, onu öldürmek istemiyordum. Benim istediğim ötekinin ölümüydü. Ötekinin… Sırrımı, cinayetimi bilenin, bana her an, o her şeyi bilen bakışlarıyla işkence edenin ölümünü istiyordum. O, ortadan kalkmalıydı. Çünkü o dünyada oldukça benim için her dakika bir tehlikeydi. Cinayetimi yalnız o biliyordu. Anlıyor musunuz? Onun varlığı benim ...