“Çocuğun uzattığı börek ıspanak kokuyordu. Koltuğuna geçti. Çok lezzetliydi börek. Ispanaklı börek nasıl böyle bir
performans sergileyebiliyordu? Sağ gösterip sol vurmuştu. Ispanaklı böreğin kırk yıl olmasa da iki günlük hatırı vardı.
Yediği akşamla üç eder. Üst kattakilerin gürültülerini üç akşam sineye çekti. Tatlı bile geldi. Evi yıkıp yeniden
yapıyorlardı herhalde. Hiç bitmeyecek gibi gırr, pırr, vırr… Böyle devam edemezdi ama. Üç akşama eyvallah, demişti
zaten. Yarın ...