Uzun zamandır hukuk ve siyaset ilişkisini insan haklarına gönderme yapmadan konuşamadığımız bir dünyada yaşıyoruz. Bunun, siyaseti insan hakları söyleminin ve hukuki kategorilerin ufku ötesinde kavrama yetimize mal olduğuna ilişkin uyarıların tarihi de çok kısa değil. Öte yandan özellikle son otuz yıldır giderek yükselen özcülük karşıtı sesler, indirgemeci soyutlamalara karşı direnen varolma halleri, eleştirel ama olumlayıcı tekniklerle insan haklarının dilini sürekli olarak yeni baştan kuruyor. ...