Nihayet, annemin yurduna gider olduk. “Annemin yurdu.” Kendimi bildim bileli bu söz aklıma sihirli bir masal gibi, meyus bir ninni gibi yerleşmiştir. Henüz kulaklarımın altında sönmez bir türkü gibi yankılanır durur... Annemin yurdu güneyde midir batıda mı, nehrin öbür tarafında mıdır yoksa dağların yamaçlarında mı, çölde mi veya kırda mıdır hiç birimiz bilmiyorduk. Ancak orasının güzellikte eşsiz bir mesken olduğunu biliyorduk. Orada gökyüzü sanki gökyüzü değil, şefkatli anne; dağlar dağ değil, ...