Tasavvufu "insanın lehinde ve aleyhinde olan şeyleri bilip" hâlen yaşaması olarak da tarif edebiliriz.
Din mücerret bir mefhum olmadığı gibi, sâdece şekil ve merasimler topluluğu da değildir.
İlâhî olma özelliklerini kaybetmiş dinlerin kullandıkları müşterek sembollerin hakikat cihetinden değerlendirildiği ve her dinde değişmeyen asgarî müştereklerden hareket edildiği zaman farklı dinlere mensûb insanların birbirine yaklaşması daha kolay olacaktır.
Kur ân-ı Kerîm de mevcûd kıssal ...